24 Ekim 2012 Çarşamba

yine yeniden


 
Blogları gezerken Haydins'in bu yazısı http://www.haydins.com/2012/10/haydins2.html mahvetti beni,bu aralar beynimin konuşup durduğu ama dilimin dökmediği cümleleri sıralayıvermiş.Bayram arefesinde olmakta bi sebep tabi buna,yine annem olmayacak ve yine elini,yanaklarını öpemeden bir bayramı daha geçirecem.Hayat neden bu kadar zorluyosun ki beni???
Herkesin bayramı mübarek olsun.

28 Eylül 2012 Cuma

Kafamda deli sorular...???

 
 
Bu aralar yine sık sık kendimle konuşuyorum. Bir soru var beynimde dönüp duruyor. İkinci çocuk acaba??? Şaka gibi gerçekten, onca şey yaşamama rağmen, hala yaşıyor olmama rağmen nerden geliyor bu fikir, düşünce bilemedim. Bazen parkta Umut'tan sanki çoooooook küçükmüş gibi 1 yaşında bebeler görüyorum,daha bizimki 2 olmadı bu arada,ama nası özeniyorum, nası seviyorum onları görünce, kalbimde bir kıpırtılar falan, kendi kendime diyorum ''kızım saçmalama, ne düşünüyosun sen,az önce evde bir kriz atlatmadınız mı?, dışarıya kendinizi zor atmadınız mı ? falan filan ama 5 dak. geçiyor unutup gidiyorum. Gerçektende öyle Umutumun 1 yaşını (2 yaşına 2 ay kaldı :) ,ilk doğmuş hallerini unutmuşum çoktan,resimlerini görünce şoka girdim. Çok çabuk büyüyorlar diyenler gerçekten doğru söylüyorlarmış. Tek başıma olduğum için ve Umutla çok zorlandığım için, beynimin 2. çocuk nidalarını duymazdan gelmeye,hatta duymamaya çalışıyorum şimdilik.
Not: Yeşil tshirtlü Umut :)

14 Eylül 2012 Cuma

Yeni bir işe başladım

Hayatıma yeni bir yön verdim,uzun zaman olmadı ama şuan için her şey yolunda, inşallah daha iyi olacak. Beni diğer blogumdada takip etmek isteyen olursa  http://gulsahtevetoglu.blogspot.com/  tıklayarak benim yaptıklarımı ve yapacaklarımı izleyebilirler.

 
 
Bu güzelliklerle hüzünlü günlerimin son bulmasını diliyorum.

2 Ağustos 2012 Perşembe

yeni bir başlangıç

Çocukla birlikte kendimden iyice uzaklaşmış olduğumu farkedeli baya oluyor ama ne yapacağıma,nasıl yapacağıma bir türlü karar verememiştim.En sonunda karar verdim ve bayramdan sonra bir adım atacağım, butik pastacılıkla ilgili bir eğitime katılacağım.Zaten yoğurmayı,süslemeyi,değişik şeyler yapmayı oldum olası çok sevmişimdir.Artık benimde bir işin ucundan tutup evime yardım etmem gerekiyordu.En önemliside kendime yardım etmem gerekiyordu.Bıraktığım hayatı tekrar bir ucundan yakalamak için.
Umarım hayat bana güzel başlangıçlar ve şans getirir.Yakında kendime bununla ilgili yeni bir blogda açıcam.Buradan duyurum adresini,benim neler yaptığımı,neler yapacağımı merak eden olursa diye :)

10 Nisan 2012 Salı

yapamadıııı

Canım Babam,meğer annemi ne çok sevmiş,annem bir gün bir yerde kalınca yada yemek için evde olmayınca babam öylece annemi beklerdi,yemek bile yemez,yiyemezdi.Annem olmayınca garipleşirdi.Yapamadı...Bana yakışmadı,40 yıllık karımı hasta oldu diye sokağa mı atıcam dedi.Sürekli ağlamış bir köşede,yapamamış canım babam ertesi günü eve geri getirmiş annemi. Bir odanın içine koymuşlar annemi yapayalnız öylece oturuyormuş,abimi görünce ağlamaya başlamış,eve götür beni demiş canım annem.Evinde şimdi çok şükür,inşallah yakında bakımı için bir bayan bulabiliriz.Her şey biraz daha kolaylar belkide...

5 Nisan 2012 Perşembe

...

Bugün çok zor ama çok ZOR bir gündü,benim için,babam için,kız kardeşim için ama özellikle ANNEM için.Diğerlerinin bir önemi yok.Annem bugün ilk kez hiç tanımadığı insanlarla,hiç tanımadığı bir yerde kalıyor.Şuan acaba ne hissediyor?Benim burda ne işim var diyor mu acaba?Bu insanlar kim,kocam,kızım nerede diye düşünüyor mu acaba?Hastane burası,iyi edicekler seni burada diye kandırmışlar onu.Hastalığından dolayı hiçbir şeye inanmayan Annem bu denilenlere inandın mı acaba?
Bakamadılar sana Annem,bakamadık.Bizi affedebilecen mi acaba?Hiçbir şeye kin tutmayan Annem bunuda affedersin sen biliyorum ben.Onca insana baktın,büyüttün,yedirdin,içirdin,iyi ettin hoş ettin.Her gün evinde onlara hizmet ettin,bi gün oldu hastalandın! onca insan bi anda kayboldu gitti,kocanla kızınla bi başınıza bıraktılar sizi.Bir yumurta kıramayan,çalışmaktan başka birşey bilmeyen babam çok zorlandı,seni yıkamak,yedirmek,giydirmek zor geldi yinede elinden gelenin fazlasını yaptı.Narin,kırılgan,hassas,içli kardeşim senin yükünü fazla kaldıramadı.Diğerlerini saymıyorum,ben naptım?Koca bir HİÇ!Elin gurbet ellerinde anca elimde telefonla teselli vermeye çalıştım,sana bir gün olsun bakamadım Annem bakamadım.Hiçbir şey yapamadım ağlamaktan başka.
Şimdi evinden uzak,yabancı bir yerde napıyosun Annem,iyi bakıyorlar mı sana?Canından can olandan daha iyi bakıyorlar mı sana Annem?Sen bize az mı baktın Annem ama biz sana az baktık.Bıraktık seni el kapılarına.Kendimi hiç affetmiycem Annem!

9 Şubat 2012 Perşembe

canım annem...



Uzun bir aradan sonra bloguma bu şekilde tekrar başlamak istemezdim ama içimi dökmem lazım.Çünkü derdimi paylaşabileceğim şuan yanımda kimsem yok.



Annemi çok özlüyorum,çok.Çok kelimesi yetersiz kalıyor özlemimi anlatmaya.Sinsi hastalık hızla ilerliyor.Geçen yaz gittim yanına sadece 3 gün kalabildim,canım babaannemin vefatına denk geldi tatilim ve umudum küçük olduğu için cenaze evinde kalamadım.Babaannem annemlerle yaşıyordu,başka yerdede kalamadım.3 gün anneme,babama doyamadan geri geldim.Babannemim ölümü,özlem yıktı beni.Anneme olan bitmek bilmeyen özlemimi gideremedim.Babaannemde ikinci annem gibiydi,yarı o büyüttü beni sayılır.Bugün düşünüyorumda ikisinide kaybettim.Annem artık beni tanıyamıyacak duruma geldi,çok genç daha ama.Daha torununu sevemedi bile,yanıma gelemiyor,konuşamıyoruz,dertleşemiyoruz,ona sarılamıyorum çok uzaktayım,yanına gidemiyorum.






Anneeeeemmmmmmmm canım annem çok seviyorum seni,şevkatine,sıcaklığına öle ihtiyacım varki.Her an yaşadıklarımız geliyor aklıma,her yaptığım şeyde,bir cümlen,bir bakışın...



Annem olmadan anne olmakda bir o kadar ağır ki anlatamam.






Annem henüz ölmedi ama bu hastalıkla mücadele ölümden beter.Gözünüzün önünde ölümün yavaş yavaş yaklaşması çok acı çok.Hep söylüyorum Allah düşmanımın başına vermesin bu hastalığı.Kız kardeşim okulunu bıraktı anneme bakabilmek için.Bakıcı tutacak imkan yok çünkü,buda ayrı bir acı.Çünkü bakımıda çok zor bu hastalığın.İçim o kadar çok acıyor ki,içimde bitmek bilmeyen bir yangın cayır cayır yakıyor beni.Elimden hiç birşey gelmiyor bu nasıl birşey.






Anneciğim beni buralara gönderen,aşkın için git diyen sendin,bineriz otobüse geliriz yanına özlemimizi gideririz diye beni kandıran sendin.Hani nerdesin annem çok özledim seni nerdesin?



Bak en zor günlerinde yanında olamıyorum annem en kötüsüde bu koyuyor bana.Tükeniyorum bende annemmmmmmmmmmmmmmm